Amerikan rüyası tabirleri

Beşiktaş’ta aceleyle bir yerlere yetişmeye çalışırken, hızlı adımlarımın kazandırdığı  10 dakikayı “Artı Kitap”ta yağmurdan saklanarak geçirmeye karar vermiştim. Aldıklarımı okumadan bir tane bile kitap almak yok derken yine birkaç kitapla çıkmıştım. Hiçbiri aklımda olmayan ama aklımı çelen kitaplardı. Bir de nasıl olmasın, Artı Kitap onları yarı fiyatına satıyordu…

Fatih Türkmenoğlu’nun “Amerikan Rüyası Tabirleri” ile tanışmam 12 Eylül, kapağını  açıp satırlarında zamanın su gibi akması 4 Ekim’deki Eskişehir-İstanbul tren yolculuğuna kısmetti. Eğer Eskişehir’den değil de Ankara’dan yola çıksaydım veya trenden akan tarlalara dalıp gitmeseydim akıcı  diliyle 1 günlük kitaplardan olacaktı benim için… Hele hayallerimde Amerika olunca, bir hevesle okudum. 

  “…hurilerin salındığı, musluklardan şerbetlerin aktığı, envai çeşit çiçeğin açtığı, her ulaşanın sonsuz mutluluk ve huzura kavuştuğu yermiş bu “A” ile başlayan uzak ülke” hayalini, Amerika’ya yaptığı geziyi, hayatının on beş ayını geçirdiği bu yeri ve dönemi anlatıyor. Kendi gözüyle, Amerika’da yaşayan insanların gözüyle (TV programlarında anlatılan, tüketim alışkanlıklarıyla kendini ortaya koyan…) şu anki Amerika’yı, Amerikan rüyasını anlatıyor. 

Amerikan rüyasının giderek Amerikan Kabusu’na dönüştüğünü görüyoruz her adımda… ‘Amerikan rüyası’ yazarın çeşitli yollarla öğrenip kazandığı bir gazetecilik bursuyla Amerika’ya gitme hazırlıklarıyla başlıyor. Sonrasında kitapta Amerika’ya gidiş, on beş aylığına oraya yerleşmesi, Amerika’nın en iyi on okulundan biri olan okuluna kaydolması (yazar otuz beş yaşında öğrenci olmanın harika olduğunu söylüyor) ve burada yaşadığı şeyler (birçoğu gerçekten imrendirici maceralar), aldığı eğitimler, verdiği seminerler, tanıştığı insanlar ve okuyunca göreceğiniz daha bir çok olay anlatılıyor.

Amerika’yla ilgili bir sürü  kitap okusak da anlaşılamayacak, gözümüzde canlanmayacak olan 11 Eylül’den sonraki Amerika’nın durumu, yabancılara karşı takınılan tavır, Amerikan yaşayış tarzı, her anlamdaki tüketim alışkanlıkları gibi konular yazarın gözlemleriyle eleştirel bir bakış açısıyla anlatılıyor.

Son dönem Amerika’sını  ve Amerika’da yaşanan olayları anlatan bu gezi-anı-gözlem kitabı gayet iyi bir tercih… Tavsiye ederim… özellikle bu rüyayı görenlere… 

Aklımda kalanlar:

  • İşte New York. Umutların söndüğü, hayatların harcandığı ama ışıkların hep yandığı şehir. Zenci, çekik gözlü bir babayla Hispanik bir annenin Neye benzer çocuklara sahip olabileceğinin sıklıkla görülebileceği tek yerleşim bölgesi.
  • New Yorkta bu boğucu havada bütün havalandırmalar ve nem çekici cihazlar son sürat çalışıyor. Bu kadar mı heba edilir enerji,, bu kadar mı havaya savrulur. 
  • “Kütüphanelerde bedava Avrupa filmlerini alıp seyretmek mümkünken, meşhur video kasetçisi Blockbustersın önünde kuyruklar var. Her şey satılık, her şey bol, her şey basitleşmiş. Orada halk kütüphanesinde babalar gibi diziler, acayip güzel klasik filmler, bedava seyredilmeyi bekliyor. Hayır, illa ki para verip, indirimli aldıklarını sanıp, en uyduruk Hollywood çıkmasını seyredecekler.

Kitabın künyesi:

Amerikan Rüyası  Tabirleri

Fatih Türkmenoğlu

· Epsilon Yayınları

· Basım Tarihi : 2005

· ISBN : 978-975-331-764-1

· Sayfa Sayısı : 238 

 http://fatihturkmenoglu.net/kitaplar

Gezgin